Anksiyeteli Prenses

24 Haziran 2010

26 bana göre kocaman yılı hatırlayabildiğim ilk gününden beri gergin yaşamış bir insan evladıyım.Normal insanlar için sorun olmayan tüm olağan aksilikler benim için dünyanın sonu olabilir,uykularımı kaçırabilir,sebepsiz ağlamama neden olabilir.Mutlu olmak için bütün kaygılarımı kenara koyup sonsuz güvendiğim birisiyle bir kahve içmek beni kendime getirse de akabinde acaba kahve içtiğim süreçte birşeylerin kontrolünü yitirdim mi..? türünde anlatmakta güçlük geçtiğim sıkıntılarla yaşıyordum.

Herşeyin çocukluğumda,baskıyla,aşırı tedbirli ve aşırı mükemmel biri olmam dikte edilmesiyle başlamış.Ben hep en mükemmel olmaya çalışırken hayatımın kalitesini etkileyecek hatalar yapmışım.Sadece 4 yaşında yemek yerken kaşığı düzgün tutmadığım için sofradan kovulduğum bir sahne vardır ki unutamam mesela.. Bu sahnenin etkilerini yıllar sonra bir yemek sofrasında yan masada kaşığı düzgün kullanmayan adamdan iğrenmeme sebep olabileceğini birden o mekanı terkedeceğimi kim bilebilirdi..?

Başarılı olmaya prograndırılıp bunun için kaygılanmaya alıştırmaktan sebep sırf aptal gibi görüneyim de benden birşey beklemesinler diye düşünüp 5 zayıf getirmek yıl sonunda da bu fikirden vazgeçip deneme sınavında ülke çapında derece yapmak arasında gidip gelen hastalıklı bir durum..Sevdiğim peynir indirime girdiğinde Tansaş'a uğrayamamanın verdiği o saçma kaygı,yarın gidersem de o peynir kalmazsa saçmalığı,tatilde yağmur yağar da bütün tadımız kaçar diye meteroloji,gov.tr yi anasayfa yapma gereksizlikleri,insanlara sadece gülüp geçmem kapı sohbeti yapmamam yüzünden beni yabani,ukala bulurlar mı diye kandil'de tatlı yapıp dağıtma hassasiyeti.. Metrobüse binerken tam gişe önünde sevgilisiyle vedalaşan yolu tıkayan üniversite öğrencisi kıza sertçe çanta vasıtasıyla vurma,başka yerde sevişin diye çemkirme,10 dakika sonra pişman olma.Markette sırada önünüze geçen çok akıllı teyzeyi saçlarında yolup yere atmayı isteme bunu yapamadığı için kasiyere yeni kasa açmaları için bağırma..Çok sevdiğiniz, sizin için herşeyi yapmaya hazır olan eşinizin sizin daralmalarınıza anlam verememesi,yardımcı olmaya çalışırken hayatınızın ne kadar mükemmel olduğunu anlatıp sizin de bunun bilincinde olup daha da daralamanız.

Midenizde sürekli uçuşan kelebekler,dişlerinizi sıkmaktan ağrıyan damağınız,sürekli gergin yaşamaktan kronikleşmiş başağrısı,bu ararlar ne kadar susuyorum dilim damağım kuruyor diye düşündüğünüz fiziksel belirtiler.Ve bütün bunları sadece karakteriniz sayıp sıradan bir hayat yaşama çabaları..

Anksiyete'nin çeşitleri olmakla birlikte 50 kişiden 1'nin başına gelebilen bir rahatsızlık,kadınlarda oran daha yüksek.Kaygıların her konuda oluşmaması sizin başarılı temeller atmanızla alakalı.Mesela "eşim beni aldatır mı "diye kaygılanmamam,onunla yaptığım binanın temelinin sağlam olmasından kaynaklanıyormuş.. Altı ay ile bir sene arasında rahatsızlık sürebiliyor,ağırlığına göre de ilaç tedavisi uygulanabiliyor.

Filozof Kierkegaard'a göre anksiyete "Özgürlüğün baş dönmesi"dir. Siz de de özgürlük başdönmesi yapıyorsa buyrun

15 yorum:

küfkedisi dedi ki...

ay bir dakika ya beni anlattın gibi geldi bana birden :S

"PRETTYCOOL" dedi ki...

seni seviyorum prenses...

MaceraperesT dedi ki...

bu anlattıklarının kendimde olanlarını düşünüyorum 1-2 haftadırç bir utanma bastırıyor akabinde.ama yenmem lazım sonuçta tek ben değilim böyle hareketlerde bulunan diyorum. kontrolsüz tepkilerim var mesela. eskiden de oldu hala da olmakta. benim hiç unutmadığım aptallıklarımı diğer insanlar da hatırlar sanıtorum ama bir bakıyorum insanların hafızasında yerim yok.o zaman da hem mutlu oluyorum hem de kendime kızıyorum. yoktan yere kendimi huzursuz ettiğim için.
amaaaan bi doldum taştım buraya:)

Efsa dedi ki...

Bir keresinde hiç unutmam. Piknik yapmak için deniz kenarında bir yere gideceğiz. ama gitmek istediğimiz yere gidebilmek için yokuş aşağı inmek gerekiyordu dağın kenarından.
O zamanlar 8-9 yaşlarındaydım ve inerken ayağım kayıp bir metre kadar kaydım. elimde de bir kutu olduğu için ve kutuyu korumak için o şekilde düştüğümde canım yansa da , babamın bana "nasıl düşersin" şeklinde kızmasından daha çok acıtmadı. sanki gün boyu dağ tepe dolanıyordum.

Ama bilemezdim tabiki en büyük mükemmellik kaygımı boşandığımda, babamın yüzünde ki ifadeden anlayacağımı!

Robin Goodfellow dedi ki...

haydaa prenses sen beni mi yazdın yoksa?
bizim evin sürekli gergin dikenüstünde olmasından dolayı şu an nefret ettiğim huylarım var, geçenlerde öyle tuhaf mutsuz bir ruh haline soktum ki kendimi sevgilim ilişkimizin ne kadar güzel olduğunu anlatınca kendime anca geldim.
içimden milletin ağzını burnunu kırmak falan gibi manyaklıklar geçiyor ama bastırıp geçiyorum, 2 haftadır gözüm atıyor , bitmeyen migren ağrılarım var nedir bu yahu :/

Adsız dedi ki...

Aynı şeyleri yaşayanlardan(50 kişiden ikisi benim yanımda)birisiyim.Biz yogada bulduk çözümü.Sanada tavsiye ediyorum..

A-H dedi ki...

Allahimmm kendimi okudum bu satirlada ben... evet evet bende anksiyeteliyim :) ve inanilmaz mukemmeliyetciyim :(

Ne yapiyor bu aileler memleketimin biricik kizlarina ya, ne hale getirmisler bizi!

Üfürükten Prenses dedi ki...

@küfkedisi: Kadınlarda oran daha fazlaymış,uzun zaman kalıcı değilmiş,,,

@PrettyCool:Oyy,ciğerime dokundun.Seni seviyorum ZeyDuru'nun güzel annesi..

@maceraperest:Belirtiler bu yönde canım,zaman zaman yükseliyor zaman zaman da düşüyor hep aynı eğride kalmıyor. Ama bence üstüne düşmekte ve kurtulmakta fayda var.

@efsa:bu yaşadığın türde olayları kaç yüz defa yaşadım inanır mısın..? AYnı hayatları yaşıyoruz bilmeden o kadar ilginç ki.. Bezelyeyi yormuyorsun değil mi mükemmel olsun diye..? Yoksa çocukları da etkiliyor mu bu psikoloji..

@puck:canım aslında hepimiz omuzlarımıza inanılmaz yükler yüklüyoruz.Harika olmalıyız eğitmli olmalıyız mükemmel olmalıyız işimizi harika yapmalıyız seviglimiz eşimiz mükemmel olmalı malı malı ...

birbirimize benziyoruz gittikçe..
göz atmasına gelince ben de ilk tepkiler bunlardı ben hiç önemsemedim.sonra baktım ki başlangıç aşamasıymış sinirdenmiş.. direnmemden kaynaklanıyormuş.

@adsız:Tavsiyen için çok teşekkür ederim,deneyebilirim,zarar gelmez.

@A-H:iyilik yapacağım derken hayatımızı mahvetmişler..

Efsa dedi ki...

Etkiliyor :(. zamanla törpülüyor onun daha bir çocuk oldugunu anlıyorsun ama o zamana dek o mükemmellik davranışını hep bekliyorsun. Bezelye şu an tam bşr gezme çocuğu uslu terbiyeli disiplinli. ama bazen parka gittiğinde ve bi şey yapmak istediğinde benden bile izin alınca acaba diyorum yanlış mı yaptım :(.

deniz dedi ki...

Yalnız değilmişim!

yesilerik dedi ki...

ahh serap bu durum yuzunden karayemısımı kaybetmekle yuzyuzeyım suanda neden boyleyımın cevabını bılmıyorum yıllardır uzerımden atmak ıcın ugrastım bır psıkolojı bu ama debelendıkce sankı dahada batıyorum

ozge dedi ki...

Ben de beni anlattın diyenlerdenim.
Aşırı derece herşeyi zamanında ve en iyi şekilde yapma isteği var sebepsiz başağrılarımın buna bağlı olabileceğini hayatta düşünemezdim.
Bir keresinde sevgilimle tatile gidicektik bana kalsa 3-4 ay önce herşey ayarlanmış nerdeyse bavulumu bile hazırlamış olurdum ama o gevşekliğinden sinir stres topu olmuştum birde dudağımda kocaman bir uçuk :(((ve ben tatilde.
Bu kadar herşeyi takıp gerilmeye ne gerek var şimdi kendimi dizginlemeye çalışıyorum sakinim yaşamadan düşünmeye çaışıyorum gereksiz kimseyi üzmemek için.

Paşa dedi ki...

ben de öyleyim sanırım testi çözdüm ve orta derece çıktı...

A-H dedi ki...

yalniz farkettimdeyorumlayanlar hep bayan, bayanlarin cogunlugu bu halde, erkekler neden bu kadar rahatlar yada nasil bu kadar rahat olabiliyorlar diye sormaliyim belkide...

Witchie of Stars dedi ki...

prensesim, biraz geriden geliyorum yine, kusuruma bakma noolur. Benzer şeyleri ben de yaşıyorum ama biliyorsun ki bizi tüm bunlara rağmen seven o koca adamlar olduğu için çok şanslıyız aslında. Onların da kafası karışıyor zaman zaman ama bizi bu halimizle sevip, kabul edip anlamaya çalışmaları bir yana, bir de elimizdeki güzellikleri gösterip her defasında usulca bizi sakinleştirdikleri, en azından denedikleri ve yanımızda oldukları için şanslıyız.

Zamanla hayat daha da güzel olacak ben, inanıyorum, inanmak istiyorum. Demiş ya şair, "umut fakirin ekmeği"...

Related Posts with Thumbnails