ciddi ve sıkıcı bir çift yani,peahhh! hani uzaktan bakıldığında aman ne güzel bir ilişki,ne ciciler denilen o sıkıcı çiftler.. onlardan mıyız yani ? niye biraz daha erken davranmadın ki sanki, ne bileyim niye beş ay bekledin,höh! beş ayda karar veremez mi insan,bu kızı seviyorum,hoşlanıyorum ne zıkkımsa artık.. ocak ayına denk gelince senin ilan_ı aşkın, ilişki burcumuzda oğlak oldu,görüyorsun halimizi..
yıldönümü yazısını oyun bitti(sertap erener) şarkısıyla yazıyor olmamda bir gariplik var mı acaba? sahi kaç kere "bitti "dedim ben sana..? ben kaç kez dedim de,sen kaç kez ciddiye aldın? ve niye bitmedi hiç?
şu koku hastalığımdan kurtulmam gerek benim,ilişkimizi bu mu devam ettiriyor çözemedim daha.. hani o tişörtünü (ç)almıştım ya senden habersiz,sırf koku manyaklığım yüzünden.. idare etti bir süre yokluğunda,kokuna mı aşığım sana mı tam değerlendiremiyorum vallahi..
yahu sevdiği kıza ilan_ı aşk edecek kaç tane adam buluşmaya geç kalır,soruyorum sana.. bu birlikteliğimizin kaderini değiştirdi,ben böyle bir adamla birlikte olmayı kabul ederek.. olası tüm gecikmelere boyun eğdim.. aman ne gergin gündü öyle,biliyor musun ben gelmekten vazgeçmiştim.. "bu adamdan bir cacık olmaz" demiştim zeynep ve ablasına.. eğer ablası: "istanbul trafiği olur böyle şeyler,bir şans ver,yoksa vurursun tekmeyi poposuna"demeseydi.. şu an nerede,kimlerle,nasıl hayatlar sürüyor olurduk bilmiyorum..
nasıl ocak ayıymış yahu,hatırlıyorum üstümde öylesine bir mont vardı,ılıktı hava.. ellerim üşümüştü bir tek,o gün ilk kez tutmuştun elimi.. hep romantik anlar hesaplarken.. el sıkıştıktan sonra bırakmadın hiç.. ne bileyim filmlerdeki gibi hayal ediyor insan,yemek yerken falan.. yok bizim herşeyimiz garip.. yemeği de hatılıyorum
şimdi,yemiyordun çünkü sen.. dalmış gibi bakıyordun bana,ben götürüyordum üçer beşer.. iyi ki "kıza duygusal konuşma yapacağım,dana gibi yiyor bu " diyerek vazgeçmedin :)

öyle bir bakıyordun ki,dünyanın en güzel kızı olmalıydım o bakışlara göre.. o büyülenmiş bakışlarını aradan geçen zaman rağmen hala görmesem sende,belki çoktan bitmişti herşey bütün o krizlerde.. size gülerek bakan ve parlayan bir çift gözün dünyanın bütün nimetlerinden daha kıymetli olduğunu o gün anladım,o parlaklığı bir daha hiçkimsede aramadım.. gerçek aşkın neden ihanetini kaldıramayacağını da o an anladım..
bütün kartlar açık olmalıydı.. klasik kız arkadaş geyiklerindeki kız değildim.. sonradan şikayet edeceğin hiçbirşey olmamalıydı.. hala şikayet ettiğine göre tam anlatamamışım sana kendimi.. canım çok sıkkın,çok.. biliyorsun nedenlerini belki de bilmiyorsun,görmen için terketmem gerekiyor seni.. yıldönümü yazısında nasıl bahsediyorum bunlardan değil mi? hep uçlardaydım biliyorsun,çok da umrumda değil aslında yıldönümü.. sırf sen daha çok önemse diye büyütüyorum bu kadar,sırf canını yakmak,seni mahcup etmek için..
Aşka,çok fazla anlam yükledim ben sevgilim.. hiç barındırmadığı incelikler bekledim aşktan,hiçbir zaman anlamayacağın kadar saçma bir şekilde çok sevdim seni.. ve çok incindim..keşke rol yapsaydım dediğim gerçekliklerimi paylaştım.. korkmadım,kaçmadım,hiç sahtekarlık yapmadım,küfür edip kapıyı suratına çarptığım zamanda gerçektim,boynumu büküp köşede ağladığım zamanda..
kendimi otuzbeşinci evlilik yıldönümünü kutlayan bir kadın gibi hissetmemi sağlasanda,bütün boşluklarımı,açıklarımı bilip yine de beni sevgisizlikle vursan da,herkese kucak açan vicdanını benim için yok saysanda bugüne kadar bana yaşattığın tüm güzellikler için teşekkür ederim sevgilim..
Nice Yıllara..