Murat Boz..Şimdi mevzubahis olan kişi benim,25 yıllık hayatında o saftirik ergenlik zamanlarında bile kimseye "aşkımmmmm murat,tarkan,brad,kıvanç" neyse adı o isimle bağırmamış,heyecan yaşamamış biriyim.. beğendiğin adam da mı yok derseniz
şu tiplere itibar ediyorum..böyle efendi takılan tiplere,"serseri erkeğim,ne yapacağım belli olmaz,çılgım,uçarım kaçarım" triplerinden hoşlanmıyorum.
Bu fotoğrafta gördüğünüz murat boz adında insan evladı da,dün izlediğim program da adam gibi iki kelimeli bir araya getirememiş,"sırt dekolteli fotoğraf verdim cesur biriyim ben" diyen,tekerleme gibi şarkı yapan ama bence sesi güzel,gözleri pörtlek pörtlek bakan,dişleri bile sahte,ilk klibinde bildiğin atleti kapmış klip çekmiş ricky martin edasında takılan gökhan özen,tarkan ve emre altuğ arasında kalmış bir arkadaşımızdır..
Ve fakat.. Ben bütün bunlara rağmen,dün gece bu adamın konuk olduğu programı gözümü kırpmadan izledim.. olay anında arayan zat_ı muhterem'i murat boz'u izliyorum,"bence ikiniz arasında kıyaslama yapmayayım,kaybedecek gibi görünüyorsun,bu nedenle sen telefonu kapat" diyerek şutladım..
şu tarihte yaptığım yorumumu geri alıyor,babe'ye hak veriyorum.. yalnız anladım ki benim bir kirli sakal saplantım var... Yoksa bu düdük makarnası bu kadar hoş gelemezdi değil mi gözüme ?

Sosyete Mantısı
Sen ki balıketi kavramının türkiye temsilcisi olmuşsun,kış gelmiş,kilo almışsın,dolapta giymediğin onca kıyafet birikmiş,alışverişlerde sinir krizleri geçiriyorsun..B.k boğaz git kendine "brokoli sosu ile süslenmiş brüksel lahanası ile eşlik edilen ısırgan otu yemeği " yapsana,yer yer kusarsın,yemekten nefret edersin zaten bir süre sonra.. Ne diye yemekteyiz'de gördüğün her zıkkımı yapmaya çalışıyorsun..?
Kolay öncelikle,kolaylığına göre de görünüşü nedeniyle çok itibar görüyor.. Daha çok emek verilmiş gibi görünüyor,üstelik lezzetli ve pratik.. erkeklerde yapabilir dolma parmaklarıyla müsait,test edilmiştir daha önce :) Ben yoğurt işini abartmışım galiba,yoğurt canavarıyım zira,daha az da kullanılabilir..
malzemeler -3 adet yufka bir tepsi için yaklaşık 18 adet
harç için-200gr kıyma-rendelenmiş 1 minik soğan -maydonoz-çeşitli baharatlar-1 çay kaşığı yağ,mantının içine konmadan önce kavrulur,çiğ konmuyor..
yoğurt(sarımsaklı olabilir tercihen) çırpılır,krema kıvamına getirilir..
salça,pul biber çeşitli biberle ile yağda(tereyağ olursa daha lezzetli) hazırlanmış sos,zevke göre nane,sumak eklenebilir..
yufkalar kalın(2-3 parmak) şeritler halinde kesilir,kavrulan kıymalar şeritlerin içine yayılır,şerit ikiye katlanıp kendi etrafında çevrilerek gül şeklini vermeye çalışma çabaları başlar,olmazsa gerilmeyin,zira üstüne yoğurt falan döklüyor görünmüyor yani :) tepsiye dizilir,üstüne yumurta sarısı sürülebilir,ben sürüyorum yani.. 175-200 derecede pişirilir.. piştikten sonra üzerine yoğurt ve sos konulup servis yapılır,soğumasın,o zaman birşeye benzemiyor.. sıcak sıcak yenecek..
Resim..
Bu hanım kızımızla dün bir sanat galerisinde tanıştım..Dik dik bakıyordu,sohbete ihtiyacı varmış.. Bir iki tavsiyede bulundum.. Bir kere straplez giyme,olmamış,yandan bişeyler pörtlemiş olmaz böyle dedim..ayrıca yaşın ufak gibi elbise sana ağır kaçmış,bacakların güzelse onları aç,üst tarafı kapat bence sen dedim.. Soluk benizlisin dememe kalmadan "rusum" ben dedi,hah dedim tamam senin rengin kırmızı,siyah ana renkler böyle iyice hastalıklı gibi olmuşsun.. Bir de öyle gözlerini devire devire bakma onun bunun kocasına,birisi o mısır püskülü renginde saçlarını yolar bırakır,nataşa diye de adını çıkartır dedim.. peki dedi..
Sanat galerisinin sahibi,baygınlıklar geçiriyordu.. Galeriyi gezen envayi türlü krocanlara dayanmış kadın,benim yorumlar ağır geldi..ne gördüysem söyledim,ne eksik ne fazla.. bakışaçım realist bulunuyor ki,eleştiriliyorum.. sanat dünyası bitmiş ya,ahh fikret mualla.. Hem sanat halka insin diyorlar,sonra resim eleştirilerime şaşırıyorlar..peahhh!
Satış Görevlisi
Her mesleğin eğitimi oluyorda satış görevlisi olarak nitelendirdiğimiz mesleğin neden eğitimi olmuyor anlamış değilim.. bahsettiğim 10 metrekarelik bir butikte satış yapan kız değil,böyle bol cilalı,parlak vitrinli,parayı verirken ellerinizin titrediği,"lan aldık ama ay sonunda çok fena girecek bu bana dedirten ürünlerin satıldığı "mağazalardan bahsediyorum..
Az kaldı bizim sitenin içindeki boş kalmış park alanına bile "araba park etme zatturi zutturi meslek yüksek okulu kampüsü" açılacak böyle bir atılım var ülkede,adım başı üniversite,satış temsilcilerini yetiştiren bir mekanizma yok..
mağazada hırsız gibi dolaşıyorum,sessiz ve derinden.. kimse bana birşey sormasın,göstermesin,elleşmesin diye.. açtığım kıyafetleri bile katlıyorum,o kadar iyi bir müşteriyim yani.. ama yok illa yorum yapacak "ahh o elinizde tuttuğunuz pantolonu ablam da aldı buradan,öve öve bitiremedi,ne kadar ucuz değil mi ,bakın ilk fiyatı 109.00tl miş..ben olsam alırım ,hiç kaçırmam..?" hıı,ben hiç beğenmedim,popoma benziyor bu pantolana 109.00tl veren maldır,salı pazarında var aynısı diyorum,donuyor..
kabine girerken uyarıyor beni bu sefer:" hanımefendi en fazla iki ürünle girebilirsiniz kabine!!"
değil mi haklısın,baktım bu denediğim olmadı,çıkar mağazanın içinde çamaşırlarımla gezerim,başka pantolon ararım,onu da denerim falan.. lan bunun üstüne öten eden o zımbırtı yok mu,niye geriyorsun beni?
"ahh hanımefendi oldu mu diyor elbise,bakabilir miyim,bende görmek istiyorum? "
Sapık mısın kızım sen,sana ne benim kıyafetimden,"Allah'ın cezası alsın,defolup gitsin" diye düşün benim hakkımda,niye dışarı çıkıp sana gösteri yapıyorum ki ben ? oldu veya olmadı,niye sana göstereyim yani,ne zaman yakınlaştık bu kadar,iki ötende ki kabinde soyunuyorum diye,kanka mı olduk yani,nedir kamera falan mı koydunuz izliyorsunuz öteki taraftan ? hıı?
Kaliteli sayılabilecek bir mağaza,diyaloglar ise gayet bayağı.. Kimse işini iyi yapmıyor bu ülkenin sorunu bu.. Herkes işini hafife alıyor.. sonuç mu ? %50 indirim var ve ben tüm bu aksiliklere rağmen 3 parça ürün alıp çıkıyorum,ödeme yaparken de bana zorla taksit yaptırmaya çalışan kasiyerle tartışıyorum :)